Barınma Krizine Çözümler Aranmaya Devam Ediliyor

Hükümet son zamanların en büyük sorunlarından olan barınma krizine çözümler aramaya devam ediyor. En son Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde yapılan düzenlemeyle atıl durumdaki boş ofislerden şartları uygun olanların konuta dönüşebilmesi ile ilgili mevzuat düzenlemesi Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan, Resmi Gazetede 12 Ağustos 2023 tarih ve 32277 sayı ile yürürlüğe giren PLANLI ALANLAR İMAR YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİĞİN GEÇİCİ 6.MADDESİNE göre Uygulama imar planı kararı ile diğer kullanımlarla birlikte konutun da yapılabileceğine dair hüküm bulunan alanlarda 1/7/2023 tarihinden önce ofis veya büro amaçlı yapı ruhsatı düzenlenerek yapımına başlanmış veya yapı kullanma izni düzenlenmiş olan yapılarda, 1/7/2024 tarihine kadar sonuçlanmak kaydı ile parselin tamamında konut kullanım oranı %30’u geçmeyecek şekilde kullanım amacı değişikliğine yönelik tadilat ruhsatı düzenlenebilir. Bu oran ilgili idare meclisi kararı alınmak kaydıyla %50 ye kadar çıkartılabilir.”
Konuyla ilgili görüşlerine müracat ettiğimiz İstanbul Emlak Brokerleri Kooperatifi Başkanı Ulvi Özcan : ‘’ Bu düzenlemenin amacı belli ; konut krizine çözümler aranmaya devam ediliyor. Düzenlemeye göre 1.7.2023’den önce ‘büro amaçlı’ yapı ruhsatı alınarak yapımına başlanmış veya iskanı alınmış yapılarda 1.7.2024’e kadar müracat etme şartı aranıyor. Bir başka ifadeyle geçici bir düzenleme … Kesinlikle faydası olacaktır, ama konut krizine çözüm ne kadar fayda getirir hep beraber göreceğiz. Aslolan kapsamlı çalışılmış bir ‘konut politikası’ ile çözümler aramaktır. Ülke planlaması/ters göçten vergi avantajı sağlamaya kadar, Yabancıların mülk edinmesinden/kiralamasından devletin kiralık konut üretimine kadar pek çok düzenlemenin yapılması gerektiğine inanıyorum. Burada en önemli konu sağlıklı bir süreç yönetimi ve ‘ORTAK AKIL’ ile karar alabilmektir. İfade etmeye çalıştığım başarılı dünya örnekleri akademisyenlerce araştırılp kitaplar ve makalelerle kanaat önderlerine sunulup sonrasında ‘ülke gerçekleri’ dikkate alınarak düzenlemeler ile bütünsellik yakalanmalıdır. Yoksa doğru iş yapsanız da sonuca etkisi az oluyor diye düşünüyorum. ’ dedi.