İnşaatlara Terör Kriteri Getirilmeli
Bir terör ülkesi olduğumuz bilincini son yıllarda daha fazla, acı bir şekilde hissettik. Hendek olaylarının sonucunda yapılan müdahalede yıkılan bir Güneydoğu, İstanbul ve Ankara gibi Başkent ve metropol şehirlerinde yapılan bombalı terör saldırıları. Bu saldırılarda kaybettiğimiz sivil ve askeri canların yanı sıra, kamu binaları ve özel mülklerin hasarı, işin bir başka boyutu. Eviniz sadece şehrin insan yoğunluğu olan bölgede veya askeri bölge ve polis merkezi karşısında olduğu için yıkılabilir, güvenli zannetiğiniz evinizin içerisindeyken canınızdan olabilir, büyük ve küçük ölçekte maddi hasara uğrayabilirsiniz. Tam bu noktada, terör saldırılarında hasarı en aza indirecek yapı ürünleri inovasyonu ve bu ürünlerin bazı bölge ve şehirlerde uygulama zorunluluğu gerekiyor.
Konut projelerinde ruhsat aşaması
Konut projelerinin inşası için belli bir ruhsat prosedürünü yerine getirmek gerekiyor. Belediye imar müdürlüklerinin kriterleri çerçevesinde sağlanması gereken bu kurallar yerine getirildiği noktada inşaat ruhsatı onaylanıyor ve inşaat safhası başlamış oluyor. Bu kurallar elbette inşaatın gerçekleştiği arsa büyüklüğünden, inşaat metrekare büyüklüğüne kadar değişiklik gösterebiliyor. Ayrıca, projenin yapılacak olduğu lokasyona bağlı olarak, itfaiye, Büyükşehir Belediyesi, Tedaş, Ukome, Anıtlar Kurulu ve benzeri yerden de izinler almak gerekiyor. Bu izinlere eklenmesi gereken bir yenisi ise terör kriteri olmalı.
Yapı ürünlerinde İnovasyon
Teknoloji alanında olduğu gibi inşaat ürünleri ve iş yapış şekillerinde de büyük ilerleme var. Yapı ürünlerinde, eskiye nazaran yaşanan ilerleme sayesinde, inşaat süreçleri hız kazandığı gibi aynı zamanda yalıtım açısından büyük mesafe kat edildi. Peki bu yapı ürünlerini terör kriterlerine göre üretilse nasıl olurdu? Bunu düşünürken, tatmin derecesi değerlendirmeye açık şekilde iki örnek verebiliriz.
Mermer Tozu ve Külden, Suda Batmayan Beton
Afyon Kocatepe Üniversitesinden (AKÜ) bilim insanları, mermer tozu ve kömür külünden, inşaat sektöründe blok beton olarak kullanılabilecek, ısıya ve suya dayanıklı malzeme üretti. Üretilen bu beton çeşidi, hafif bir malzeme olduğu için, binaya yüklediği ölü yük, standart ürünlere göre daha az olduğu için deprem anında da binalar için daha işlevsel bir ürün olarak görülüyor. Bu ürün, belirli testlerden geçirilerek, terör saldırılarında ortaya çıkan hasara karşı direnci ölçülebilir ve muhtemelen hasar oranı en aza indirgenecek şekilde Ar-Ge yapılabilir.
Yangına Dayanıklı Yalıtım Malzemesi
Yerli bir kuruluş tarafından belgelenerek seri üretime geçilen ve dünyaya satışı gerçekleştirilen, yangına dayanıklı yalıtım malzemesi Adana’da üretiliyor. Belik bahsettiğimiz terör sonucu oluşan hasarları en aza indirecek kesin ürünler olmayabilir ama amacımız, olabilecek örnekler ile inşaat ürünlerinde yapılabilecekleri gösterebilmek.
En son yaşadığımız Diyarbakır Bağlarda ki polis merkezine yapılmak istenen saldırı sonrasında 2 polis, toplam 9 kişi hayatını kaybetti. Anadolu Ajansının yayınlamış olduğu hasara dair haberde ise, Bin 709 ev ve iş yerinin hasar gördüğü resmi kayıtlara geçmiş bulunuyor. Yayınlanan görselde de görüldüğü gibi, patlamanın gerçekleştiği bölgedeki evler oturulamaz halde. Bu gerçek göz önüne alındığında, yapı malzemesi seçiminden dış cephe malzemelerine kadar yeni alternatif ürünler araştırılmalı ve kritik lokasyonlardaki projelerin riskli cephelerine uygulanmalıdır.
Resmi Kurum Binaları
Terör saldırılarının hedefi, hiç şüphesiz resmi kurum ve kuruluşlara ait olan binalar. Operasyonel olarak bina dışında görevli personelin haricinde, polis merkezleri ve askeri karakollarda bulunan personele yönelik yapılan bombalı araç saldırılarında onlarca şehit veriliyor. Özellikle terör bölgelerinden başlamak suretiyle, polis merkezleri, askeri asayiş yapıları, ve kamu yönetim binalarında terör kriterleri gözetilerek bina iyileştirmeleri yapılmalı. Daha acısı çok taze olan, Mardin Derik Kaymaklığına yapılan bombalı terör saldırısında, Türkiye Cumhuriyeti devleti, kaymakamı Muhammet Fatih Safitürk’ü şehit verdi.
Bir konut projesi için yaşanabilirlik kriterleri ve çevre ve fayda etkisi düşünülerek istenilen bunca kriter var iken, terör sonucunda, hasarı en aza indirecek önlemler, yapı materyalleri kullanılması veya belirli hallerde mecburi kılınması doğru olmaz mı ?
Devlet tarafından destekli kentsel dönüşüm ve teşvikler sayesinde büyüyen gayrimenkul sektörünün lider firmaları, milyon liralara konut satan inşaat patronları ve bu ülkenin yapı ürün üreticilerinin, bahsettiğimiz bu Ar-Ge çalışmalarını gerçekleştirmesi ve ülkenin kanayan yarası olan terör gerçeğine, kendi sektörleri açısından derman olması ülkelerine borcudur.