Türk Gayrimenkul Sektöründe Arapça, Hakimiyet Kazanıyor
Gayrimenkul piyasasında Arapça’nın hakimiyeti artıyor. Bu hakimiyet, iş ilanlarında yabancı dil şartı olarak karşımıza çıktığı gibi, emlak ofislerine ise Arapça tabela ve ilanlar olarak yansıyor.
Tabelalara Yansıyan Arapça
Türk gayrimenkul sektöründe Arapça dilinin etkisi göreceli olarak artış gösteriyor. İş ilanlarındaki çalışma kriterleri arasında Arapça bilgisi talebindeki artışı, Emlak pazarlama firmalarının tabela ve ilanları takip etti.
Yabancıya konut satışındaki Arap diline sahip olan ülke vatandaşlarının konut alımı veya talebinin, diğer ülke ve dillere göre yüksek oluşu, sektörün hizmet arzına Arapça kullanımının ana sebebini oluşturuyor. Arapça kullanımını yabancı talebinin yoğun olduğu illere ve ve yine yoğun olduğu bölgelerde görebiliyoruz.
İstanbul, hem toplam konut satışı, hem de yabancı satışının en fazla olduğu il olmasına karşın, her ilçe ve semtte, bütün emlak ofislerinde görmüyoruz. İstanbul için Arapça kullanımı daha çok Suriyeli mültecilerin yoğunlaştığı bölgelerde ve yabancıya satışa ağırlık verilen ilçe ve firmalarda görüyoruz.
Gayrimenkul Markalarımız Arapça’yı Kullanmalı mı?
Türk gayrimenkul piyasasında, yabancıya satış oranlarında Arap diline sahip ülkelerin konut talebindeki ağırlığını göz önüne almayan bir firma zaten marka olamaz. Bu açıdan, Arapça’nın emlak pazarlama firmalarımız tarafından kullanılıyor olması, firma ve ülke için gereklilik arz etmektedir.
Böyle bir pazar ve potansiyelin var oluşu da elbette bütün emlak ofisi tabelalarında Türkçe’den daha fazla ve büyük puntolarla yabancı dil kullanımını gerektirmiyor elbette. Arapça veya yabancı herhangi bir dil kullanan, yabancı müşteriye sahip olan bir bölge ve sektör, elbette bunu kullanmak, iyi hizmet üretmek, talebe karşılık vermek durumundadır. Ama, bunun yerel yönetimlerin getireceği standartlar ölçüsünde uygulanması da önemli. Nitekim, kimse kendi yaşadığı yere yabancılaşmak istemez.