ÇEVKO VAKFI SÖYLEŞİLERİ: “İKLİM KRİZİ İLE MÜCADELEDE TOPYEKUN FARKLI BİR EKONOMİK MODELE GEÇMEK GEREKİYOR”
ÇEVKO Vakfı Söyleşileri, 2023 yılında da devam ediyor. Küresel Isınma Kurultayı Komitesi işbirliğiyle, ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu’nun hazırladığı bu yılki söyleşilerin üçüncüsü, “İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler” başlığıyla gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Küresel Isınma Kurultayı Komitesi Başkanı Celal Toprak’ın yaptığı, ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’in de katılımıyla gerçekleşen söyleşiye; CarrefourSA İSG, Çevre, Kalite Güvence ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta, Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Atık Yönetimi Koordinatörü Doç. Dr. Ece Ümmü Deveci ve Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi İklim Elçisi Ahmet Fatih Akansu konuşmacı olarak katıldı.
ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu’nun Küresel Isınma Kurultayı Komitesi işbirliğiyle gerçekleştirdiği ve iklim krizi konusunu tüm yönleriyle ele alan 2023 ÇEVKO Vakfı Söyleşilerinin üçüncüsü, “İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler” başlığıyla gerçekleştirildi. Çevrimiçi düzenlenen söyleşinin moderatörlüğünü Küresel Isınma Kurultayı Komitesi Başkanı Celal Toprak üstlenirken, söyleşiye ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer ev sahipliği yaptı. Söyleşinin konuşmacıları ise CarrefourSA İSG, Çevre, Kalite Güvence ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta, Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Atık Yönetimi Koordinatörü Doç. Dr. Ece Ümmü Deveci ve Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi İklim Elçisi Ahmet Fatih Akansu’ydu.
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer: “Eylem Planının Hazırlık Aşamasına Gelmesinden Memnuniyet Duyuyoruz”
Küresel Isınma Kurultayı Komitesi Başkanı Moderatör Celal Toprak, söyleşilere üniversitelerin de dahil edilmesinin büyük önem arz ettiğini belirtirken bu konudaki duyarlılığı için ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’e teşekkür ederek sözü kendisine bıraktı. Sözlerine “Öğretim üyelerimiz, öğrencilerimiz gerçekten önemli paydaşlarımız. Bu yıl hem sanayi kuruluşlarımız hem üniversitelerimizle birlikte bu etkinlikleri düzenliyoruz” diyerek başlayan Mete İmer, şöyle devam etti: “Birkaç önemli gelişme hakkında bilgi vermek istiyorum. Ağustos ayında bize ulaşan üç önemli yasal düzenleme var. Bunlardan ikisi eylem planı hazırlığı, diğeri de iklim yasa taslağı. İklim krizi ile savaşımda bizim bir iklim yasamızın olması, karbona bir bedel ve bir sınır konulması oldukça önemli. T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından, muhtemelen çeşitli paydaşların katkısıyla hazırlanan eylem planları ise, belli bir başlık altındaki her bir eylem için, hedef yıl, çıktılar ve performans göstergeleri, sorumlu kuruluş, ilgili kuruluşlar gibi ayrıntılı bilgileri içeriyor. Sera gazı salımını azaltacak atıkla ilgili iklim değişikliği eylem planındaki alt başlıklar şöyle: Katı atıkların ve atık suyun oluşmadan önlenmesi ve azaltılması, atıkların geri dönüşümü ve geri kazanım oranlarının arttırılması, düzenli depolama tesislerine ön işleme tabi tutulmadan gönderilen atık oranının azaltılması, atık su yönetiminin ve arıtma altyapısının iyileştirilmesi, sıfır atık uygulamaları ve sera gazı emisyon azaltımı kapsamında toplumsal farkındalığın artırılması, atık yönetiminin döngüsel ekonomi prensipleri ve sera gazı emisyon azaltımı dikkate alınarak iyileştirilmesi için teşvik ve finansman mekanizmalarının geliştirilmesi, bununla ilgili Ar-Ge faaliyetlerinin artırılması ve teknolojik altyapı geliştirilmesi, atıkların üretimde/hammadde kaynak olarak kullanımının arttırılması ve atık yönetiminde kullanılan taşıtlardan kaynaklanan sera gazı emisyonlarının azaltılması.”
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, ÇEVKO Vakfı olarak, sera gazı salımlarının azaltımına yönelik, atıkla ilgili iklim değişikliği eylem planının hazırlık aşamasına geldiğini görmekten memnuniyet duyduklarının altını çizdi: Avrupa Birliği’nde döngüsel ekonomi eylem planı; arkasından da yasal düzenlemeler yapıldığı zaman biz de buna bir şekilde uyum sağlamak, kendi eylem planlarımızı ortaya koymak zorundayız, diyorduk ve çağrıda bulunuyorduk. Şimdi hazırlık aşamasına gelindiğini memnuniyetle görüyoruz. Burada hep sözünü ettiğimiz, atıkların birer kaynak olduğu, hammadde olduğu; geri dönüşümün önemi, geri dönüşümün arttırılması, hedeflerin buna uygun halde yükseltilmesi. Bizim baştan beri, özellikle atık yönetiminde savunduğumuz, Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu (GÜS) modeliyle finansmanın sağlanması finansman mekanizmaları arasında sayılıyor. Benzer şekilde hazırlanmış bir de döngüsel ekonomi eylem planı taslağı var. Elbette bu planlar kesinleştikten sonra önemli olan, eylemleri faaliyete, uygulamaya sokmak; belirlenmiş hedefler ve tarihler gelince eylemlerin gerçekten sonuca ulaşmış olması. Tabii, bu çok kapsamlı bir iş ve bu konuda başarıyı bir bakanlıktan veya sadece bakanlıklardan, devlet kurumlarından beklemek haksızlık olur. Onun için, sanayi kuruluşları, sivil toplum, üniversiteler, bireyler, yani tüm paydaşlar olarak hepimiz bu konuda destek olmalıyız. . İklim kriziyle mücadele anlamında artık bütünsel olarak, farklı bir ekonomik modele geçmek gerekiyor. Öncelikle bunun farkına varmalı, bunun ne anlama geldiğini tüm taraflarla paylaşmalı ve birlikte çalışmalıyız.”
CarrefourSA İSG, Çevre, Kalite Güvence ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta: “Mottomuz; Yaşam İçin Doğrusu”
CarrefourSA İSG, Çevre, Kalite Güvence ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta, dünyadan ve Türkiye’den güncel bilgiler paylaşarak başladığı konuşmasında önemli açıklamalar yaparak şöyle devam etti: “CarrefourSA olarak sürdürülebilirlik faaliyetlerimizin tümünü bir motto altında topladık: ‘Yaşam İçin Doğrusu’. Çalışanlarımız, paydaşlarımız, müşterilerimiz ve dünyamız için, kısacası yaşam için doğrusunu yapma hedefiyle çalışıyoruz. Her biri için sürdürülebilirlik çatısı altında neler yapacağımızın adını koyduk, bunun da iletişimini gerçekleştirdik. CDP (Carbon Disclosure Project) kapsamında ilk kez puanlanan “Ormansızlaştırma” modülünde Türkiye’den raporlama yapan tek gıda perakende şirketiyiz. İlk kez raporlama yaptığımız bu modülde B notu alarak önemli bir başarı elde ettik. Ayrıca ‘Su’ modülünde tüm dünyada sadece 103 şirketin yer aldığı ‘Global A List’e girmeyi başardık. Bu da çalışmalarımızın şeffaflığını ve samimiyetimizi ortaya koyuyor. Sabancı Holding’in (Karbon Net Sıfır) hedefine uyumlu bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2022 Sürdürülebilirlik Raporumuzu yakında yayınlayacağız. Geçen Eylül’den bu yana, gıda atığını ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz ve projenin başlangıcından bu yana 400 tondan fazla gıdayı atık olmaktan kurtarıp faydaya çevirdik. Görüntüsüne Aldanmayın, Tadına Şans Verin projemiz ile son kullanma tarihi yaklaşmakta olan ürünlerin de hem satışını hem farklı şekillerde değerlendirilmesini sağlayacak bir çalışmaya imza attık. Kendi Kabınla Alışveriş, CarrefourSA Bizim Bahçe, Doğa Dostu Tabak (ÇEVKO dahil ödüller alan bir proje) da diğer önemli projelerimizden. Bunun yanı sıra atık bitkisel yağları müşterilerimizle birlikte mağazalarımızda toplayarak geri dönüştürülmesini sağlıyor, buradan elde edilen geliri de Tohum Otizm’e bağışlıyoruz. Aynı şekilde atık pillerin geri dönüşümünden elde ettiğimiz geliri de AÇEV’in Okuyan Bir Gelecek kampanyası sayesinde çocuklar için kitaba dönüştürüyoruz. 2022 yılında 17 sürdürülebilir ürüne imza atarak yüzde 26 artış sağladık. Bu ürünlerimizi, bir önceki yıla göre en az yüzde 5 oranında artırmayı hedefliyoruz.”
Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Atık Yönetimi Koordinatörü Doç. Dr. Ece Ümmü Deveci: “Üniversitemizde Halka Dokunan Çalışmalara Da İmza Atıyoruz”
“Halka ve öğrenciye dokunan çalışmalar yapıyoruz” diyen Doç. Dr. Ece Ümmü Deveci çalışmaları hakkında bilgi verdi: “2018 yılında Sıfır Atık sisteminin kurulması ile sürdürülebilirlik çalışmalarımızı devreye soktuk. Hep bir adım daha nasıl ilerleyebiliriz, diye düşünerek devam ediyoruz. Rektörümüz Prof. Dr. Hasan Uslu da, daha önceki rektörümüz Prof. Dr. Muhsin Kar gibi, bu çalışmalarımıza büyük destek veriyor. Pandeminin ardından yüz yüze eğitim başladığı zaman da durmadık, devam ettik. Kupasını getir, çayını götür uygulamasından tohum topu projesine kadar hiç durmadık. Gençlerimizle birlikte hareket etme felsefesiyle yola çıktık. Yeni planlarımız var. Bu yıl bir de deprem vurdu. Deprem olan bölgelerde tek kullanımlık ürünlerin daha fazla kullanıldığı ve atığın azaltılması çabalarının azaldığını gördük. Tek kullanımlık ürünlerin azaltılması, hayatımızdan çıkması gerektiğini düşünüyorum. Atığı kaynağında yönetebilmek için de sadece üniversitelerde yaptığımız çalışmalar yeterli değil, toplum olarak da yapmamız gerekenler var. Öğrenciye bu güdüyü verdikten sonra evlerinde de devam etmelerini desteklememiz gerekiyor. Dünyada şu anda 11.2 milyon katı atık söz konusu. Bu kadar atığın kaynağı sadece insan! O zaman bunu yönetecek olan da insan olacak. Bu nedenle su kullanımından elektrik kullanımına kadar hayatın sürdürülebilir olabilmesi, gelecek nesillere kaynakların aktarılabilmesi ve yaşanabilir bir dünya bırakmak için su kullanımına, elektrik kullanımına, kaynaklarımıza farklı bir bakış açısıyla bakmamız gerekiyor. Katı atıkların genelinin sorumlusu insanlık. O yüzden de insanların yaşam tarzlarında farklı değişikliklere gitmesi gerekiyor. Belediyelerin ikinci el kullanımlarını, bazı internet sitelerindeki ikinci el ürünlerin satışını destekliyorum. Sıfır Atık aynı zamanda kaynağında azaltmak demek. Daha az alışveriş, tek kullanımlık ürünleri azaltmak, atık miktarını azaltmak da büyük önem taşıyor. Üniversitede topladığımız atıkların ikinci ihalesini de yapıyoruz, döngüsel ekonomiye kazandırdığımız için heyecanlıyız. İstiyoruz ki atığımız daha az olsun ve bizler de daha az toplayalım, Karbon Ayak İzi’ni azaltacak şekilde enerji, su kullanımını azaltalım istiyoruz. Artık atığın daha verimli yönetilebilmesi için Yapay Zeka’yı atık toplama çalışmalarında da kullanmalıyız. Belediyelerin hem insan kaynağını hem enerji kaynağını daha verimli kullanabilecekleri sistemlere yönelmeleri gerektiğini düşünüyorum. Atığı verimli toplayamıyor, atığı kaynağında ayıramıyor, insanlar da geri dönüştürülebilir atıklarını topladıklarında bana soruyor. Üniversitedeki atık kutusuna getirip atıyorum ama evimde bunu yapamıyorum, diyor. O zaman bu kadar çaba niye? Atıkların doğru yönetilmesi için bilimsel verilerimiz var ama maalesef bilgisayardaki dosyalarda ya da kütüphanede. Artık o bilgilerin hayata geçirilmesinin vakti geçiyor. Bu nedenle akademi, toplum ve sanayinin birlikte hareket etmesi şart.”
Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi İklim Elçisi Ahmet Fatih Akansu: “Üniversitemizde 18 Ayrı Atık Türü, Kaynağında Kontrol Ediliyor”
Fatih Akansu, Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi’nin iklim dostu Yeşil Kampüsü ve Sıfır Atık uygulamalarını örneklerle anlattı: “Üniversitemiz, YÖK ve Çevre, Şehircilik İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ortak imzaladığı Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs Protokolü kapsamında 11 pilot üniversiteden biri. Aralık ayında çalışmalarımız nedeniyle Sıfır Atık En İyi Uygulama ödülünü aldık. Üniversitemizde plastik atıklardan tıbbi atıklara 18 ayrı atık türü, kaynağında kontrol ediliyor. Mevcut 32 bina, 483 noktada 2 bin 900 atık kutusu var. Altılı ayırma biriktirme ekipmanı kullanıyoruz. Sürdürülebilirlik çalışmalarımızda 5 temel ilkeyi göz önünde bulunduruyoruz: Somuttan Soyuta İlkesi, Kolaydan Zora İlkesi, Kişiye Göre İlkesi, Yaşamsallık İlkesi, Yaparak Yaşayarak Öğrenme İlkesi. Üniversitemiz içerisindeki her bir birey eğitimden geçiyor. Fakültelere göre akran eğitimlerimiz de devam ediyor. Sıfır Atık yürüyüşü düzenledik, kampus içerisinde. Dış mekan atık kutusu tasarım yarışması düzenlendi. Sıfır Atık Kulübümüz var, benim de başkanlığını yürüttüğüm, kurucusu olduğum İklim ve Ekoloji Topluluğu kuruldu. Farkındalık faaliyeti olarak Atık Denetim Uygulaması da yapıldı. Öğrenciler tarafından çekilen amatör atık videolarını yayınladık, bu videoların yayınlanması daha çok video çekme isteği doğurunca bir anda büyümeye başladık. Resim öğretmenliği bölümü öğrencileri tarafından atık getirme merkezinden temin edilen atık kağıtlardan kağıt üretimi de gerçekleştirdik. Sıfır Atık Çalıştayı birçok iklim elçisininı ve diğer üniversitelerden yüzlerce öğrencinin de katılımı ile gerçekleşti. Yuvarlak masa toplantıları ve konferanslarla herkesin sıfır atığa karşı bakış açısı değişti. Çarşı kampus içerisinde 2 adet atık kağıt konteyneri ve plastik şişeler için 8 adet toplama kafesi de bulunmakta. Topladığımız atıkları da ana yerleşkemiz içerisinde yer alan atık getirme merkezinde topluyoruz. Çevre Haftası’nda belediyemiz ile birlikte faaliyetler gerçekleştirdik. Rektör hocamızın da katkıları ile bisiklet şenliği düzenledik, tohum topu atma etkinliği düzenledik, fidan dikme etkinlikleri düzenli olarak yapılıyor. İklim Değişikliği Hakkında Konuşalım adı altında BM diplomatlarıyla webinarlar düzenledik, devam edeceğiz. Sıfır Atık Bahçesi yapacağız. Bahçe sıfır atığa uygun olarak çalışacak. Filtre kahve ve çay ikramında bulunacağız ve kesinlikle atık çıkmayacak. Sıfır atık bahçesi içinde depozito makinası da olacak. Üniversitemiz aynı zamanda Hidrojen ve Yakıt Pili Teknolojileri İhtisas Alanında Uzmanlaşan Üniversite olarak seçildi. Yeşil Enerji Evimiz de var, güneş panellerinden ve hidrojen enerjisinden üretilen elektriği hem şebekeye veriyoruz hem de öğrencilerin telefonlarını şarj edecekleri üniteler için kullanıyoruz.”
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer de, katılımcılara teşekkür ederek etkinliği şöyle sonlandırdı: “Avrupa’daki temaslarımız sonucunda öğrendiğimiz ‘döngüsel ekonomi’ kavramından ilk kez 2017 yılında söz etmiştik. Şimdi memnuniyetle görüyoruz ki bu kavram ülkemizde de benimsenmiş durumda. Aslında Sıfır Atık, döngüsel ekonominin bir sonucu. Anadolu’nun ortasında hem Sıfır Atık konusunda hem de iklim krizine karşı yaptıkları çalışmalarla örnek davranışlar sergileyen Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nin bu çalışmalarını size aktarmaya vesile olmaktan büyük mutluluk duydum. Bu örnek uygulamaların çoğaltılması, ülkemizin süregelen sorunu olan atık azaltımı ve değerlendirilebilir atıkların, dijital yöntemler kullanılarak, entegre bir şekilde, kaynağında ayrı toplanması ve geri dönüştürülmesi için farkındalık yaratmayı sürdüreceğiz.”
Küresel Isınma Kurultayı Komitesi iş birliğiyle, ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu’nun hazırladığı “İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler” başlığını taşıyan üçüncü söyleşiyi, ÇEVKO Vakfı’nın YouTube kanalından da izleyebilirsiniz: